[KADINLARI ANLAMAK]
Adamın biri kumsalda dolaşırken ayağı bi şişeye çarpmış..Şişenin tıpasını çıkarmış ve içinden bir cin çıkmış..Cin adama - Bir dilek hakkın var..Dile benden ne dilersen! demiş..Adam da - İki okyanusu birbirine bağlayan bi köprü yapmanı istiyorum..demiş..
Cin :
- Yahu kardeşim bu ne biçim dilek daha olanaklı bişeyler iste..demiş..
Adam :
- Öyleyse kadınları anlamak istiyorum..demiş..
Cinin cevabı çok kısa ve net :
- Köprü kaç şeritli olsun ? demiş..
_________________________________________________________________________
Beşinci Hugo
Lisede edebiyat kitabından bir metni tüm sınıfa sesli olarak okurken V. Hugo’ya *Beşinci Hugo* diyen arkadaşımızı alkışlıyoruz..
Hayrını Görme
Bankada gişenin önünde işlemimin yapılmasını bekliyorken yanımdaki gişede işlem yaptıran yaşlı teyzeye, işlemini yapan gişe elemanı soruyor: -’Parayı kim alacak teyze? Alıcısına ne yazalım?Teyzem cevap veriyor: -’Bu paranın hayrını görme İnşallah yazalım.’
Lamba
Dün gece evime giderken yolun tenhalığından olsa gerek kırmızı ışıkta geçtim..Ardından yurdum polisine alkışı hak ettiricek anons: ‘Bacım o geçtiğin gece lambası değildi, çek sağa.’
Hacim Nedir?
Öğretmen bir arkadaşımdan naklen => -5.Sınıfların Fen Bilgisi sınavının 2.sorusu: ‘Hacim nedir? Bir örnek vererek açıklayınız.’ Öğrencimizden gelen cevap:
-Hacdan gelenlere hacim denir..Örnek: Nasılsın hacim?
Asena
5 yaşındaki yeğenime babası soruyor: -Büyüyünce ne olacaksın kızım? Asena olacağım babacım; sen ne olacaksın?’ Babası gayet sakin cevap veriyor: - Katil..
Yeni Geldüm
Bir gün Temel yüksek bi binanın tepesinden düşmüş..Baygın yerde yatarken etrafını kalabalık sarmış..Temeli uyandırmışlar;- ne oldu kardeşim diye sormuşlar..Temel de -Ne bileyum uşağum, bende yeni geldum daa..demiş..
________________________________________________________________________
Acı kaybımız
3 ay önce ailemize katılan, Necmettin adını verdiğimiz kaplunbağamız dün vefat etmiş.. Aile arasında sade bir törenle evin arka bahçesine gömdük..
Hayvancağız durduk yerde can verdiği için gidip Necmettini aldığımız dükkanın sahibine sebebinin ne olabileceğini sorduğumuzda -”Abi onlar kış uykusuna yatar” cevabını almış bulunmaktayız, hepimizin başı sağolsun..Bu vicdan azabıyla ben de çok yaşamam herhalde…
Beyin Göçü
Tiki olduğu her halinden belli olan vi kız Beşiktaş-Taksim minibüsünde yanındaki kız arkadaşına dert yanmaktadır.. - Şekerim dördüncü kez girdim ÖSS’ye, ama yine kazanamadım, gidicem sonunda Amerikaya o olucak..Böyle böyle beyin göçü oluyor işteeaa!
Sitemizin Cevabı : Sen git yeter ki masrafları biz karşılayacağız..
Düz Mantık
Eğer bir sokakta yürüyorsanız ve camında *Bu ev kiralıktır* yazılı bir evin yanından geçip birkaç adım sonra önüne geldiğiniz bir başka evin camında *Bu da* yazısını görürseniz bilin ki Trabzondasınızdır..
Nice..
İngilizce sınavında *Nice …* şeklindeki boşluğu *Nice mutlu yıllara!* şeklinde dolduran, dahi mi aptal mı olduğunu henüz anlayamadığımız öğrenciye alkış istiyoruz..
________________________________________________________________________
[HASTA NE Mİ ? MUAYENEHANE Mİ ?]
Şişman bir şahıs cok namlı bir doktorun muayehanesine gidiyor ve ona zayıflamak istediğini söylüyor..Doktor, bir hafta kullanmak üzere isimsiz bir hap veriyor ona..İlacı ilk kullandığı gece,uyurken rüya görmeye başlıyor adam..Bir saray içinde, etrafında onlarca cariye..Sabaha kadar bi onla, bi bunla sabah uyanınca kan ter içinde..Her gece aynı olay..Bir haftanın sonunda bütün fazla kilolarını atmış..Tığ gibi bir delikanlı olmuş..
Günler sonra yolda şişman bir arkadaşına rastlıyor ve nasıl kilo verdiğini soruyor ona..Arkadaşı anlatıyor..O da hemen doktorun çalıştığı hastaneye gidiyor..ve ona da aynı tedavi…
İlk gece, arkadaşı rüyasında bir sarayda..Etrafında onlarca iri adam..Bizim şişman önde onlarca adam peşinde..Başlıyor saray içinde bir koşuşturmaca..Üçüncü gün sonunda adam zayıflıyor
ama dayanamıyor ve telefon ediyor doktora..Neden arkadaşımla benim rüyalarım farklı?? diye soruyor..Doktor biraz düşündükten sonra adama soruyor:’Siz hastaneye mi gelmiştiniz ? Muayenehaneye mi?
________________________________________________________________________
[YAHUDİLER]
Stalin ve hitler bir kahvehanede oturuyolarmış..Kahvedeki bi adam yanlarına yaklaşmış ve :
- Gözlerime inanamıyorum siz Hitler ve Stalinsiniz..! demiş..
- Evet doğru demiş Hitler..
- Peki burada ne işiniz var ne yapıyorsunuz? demiş adam..
- 3.cü dünya savaşı çıkarmayı düşünüyoruz demişler..
- Nasıl bir plan yapıyorsunuz? Kimler ölecek bu savaşta? diye sormuş adam..
- Ondört milyon yahudiyi ve bi tane de motorsiklet tamircisini öldüreceğiz..demiş Stalin..
- Motorsiklet tamircisini niye öldüreceksiniz? diye sormuş adam..
Hitler Staline döner ve şöyle der :
- Ben sana demedim mi Yahudileri kimse sklemez diye..!
______________________________________________________________________
[POLİTİKACI]
Bir gün bir karı koca, 18 yaşındaki çocuğunu bir testten geçirmeye karar vermişler..Evde mutfak masasının üstüne bir miktar para, bir dini kitap ve bir de 1 şişe şarap koymuşlar..Çocuk dini kitabı seçerse din adamı olacak, parayı seçerse işadamı olacak, şarabı seçerse tembel biri olacak diye düşünmüşler..Gizlice bir yere saklanıp beklemeye başlamışlar..Çocuk mutfağa gelmiş..masanın üstündeki parayı alıp cebine koymuş..sonra dini kitabı biraz karıştırmış onu da almış..sonra da şarap şişesini açıp birkaç yudum almış ve gitmiş..Evin beyi : - Hanım bu çocuğun durumu sandığımızdan da kötü çıktı..Hanımı neden diye sorunca evin beyi : - Politikacı Olacak..demiş..
________________________________________________________________________
[OLMASA ÇAY DEMLERİZ]
Adamın biri yurtdışından evine dönmüş..Ama karayoluyla geldiği için acayip yorulmuş..Kaç aydır karısını görmüyor..Karısı azmış tabi..Adam hem yapmak istiyor ancak acayip yorgunmuş..Yapıp yapmamakta kararsız bi şekilde karısına seslenmiş..
- Karı Suyu ocağa koy olmazsa çay demleriz
________________________________________________________________________
[SOBANIN SIRRI]
Birgün bir antropolog, bir fizikçi, bir matematikçi, bir kimyacı bir de jeologdan oluşan grup bir bölgede araştırma yapmak için açık araziye çıkmışlar..Sonra bir anda yağmur başlamış ve bunlar ıslanıp hasta olmamak için yakınlarda bulunan bir dağ evine giderler..Evin sahibi onları odada oturtur ve sıcak bişeyler getirmek için evin mutfağına gider..Odada oturan grubun ilgisi bir anda sobaya çevrilir..Çünkü adamın sobası yerden yarım metre yüksekte ve altında da taşlar diziliymiş..Hepsi bunu tartışmaya başlamışlar..
Fizikçi : - Köylünün sobayı yarım metre yükseğe kurmasının nedeni Konveksiyon sayesinde odanın daha çabuk ısınmasını sağlamaktır..der..
Kimyacı : - Köylü, Aktivasyon enerjisini varsayarak sobayı daha çabuk yakmak için yarım metre yükseğe kurmuş..der..
Jeolog : - Köylü, bu bölgenin fay hattına yakınlığını bildiğinden bir deprem esnasında sobanın yere değil de taşların üzerine devrilmesini ve dolayısıyla yangını önlemeyi amaçladığını söyler..
Matematikçi : - Köylü odayı daha verimli ısıtmak için sobayı geometrik açıdan odanın tam ortasına kurmayı amaçlamış..der..
Antropolog : - Bu köylü eski dönemlerdeki ateşe tapmak dinine bağlı olduğundan ateşe saygı mahiyetinde bu sobayı yarım metre yukarda tutmuş..der..
Bu esnada Köylü içeri girer..Hepsi birden Sobayı neden yarım metre yukarıda kurduğunu sorarlar..Köylü gayet saf bir şekilde şöyle cevap verir :
- Boru Yetmedi
_______________________________________________________________________
[HİZMETÇİYİ YİYEN YAMYAMLAR]
Bankanın birine beş tane yamyam bilgisayar programcısı olarak işe başlarlar..Onlardan sorumlu müdürleri bu işlerinde iyi para kazanabileceklerini yanlız yemeklerini bankanın yemek salonunda yemeleri gerektiğini ve hiçbir banka çalışanına dokunmamalarını tembih eder..Aradan 1 ay geçer müdürleri gelir ve hizmetçi kızın kaybolduğunu ona bişiler yapıp yapmadıklarını sorar..Ancak yamyamlar hizmetçiye dokunmadıklarını yemin ederek söylerler..Müdür gittikten sonra Yamyamların başkanı sorar : - Ulan içinizden hanginiz hizmetçiyi yedi ? İçlerinden biri kısık sesle : - Ben yedim..der..Başkanları sinirlenerek şöyle der :
- Manyak herif biz bir aydır grup direktörlerini, proje müdürlerini, insan kaymakları müdürünü yedik kimse farkına varmasın diye nasıl olsa hiç bi işe yaramıyorlar sen gidip hizmetçiyi niye yiyorsun?
_________________________________________________________________________
[DURSUNUN ZEKASI]
Dursun ve Temel trenle seyahat yapıyorlarken bir inek çiftliğinin önünden geçiyorlarmış..Dursun Temele :
- Temel burada tamı tamına 599 inek var demiş..Temel de :
- Ula Dursun nasıl saydın çok hızlı geçtik da ? Dursun :
- Çok kolay Temelüm..Ayaklarını sayıp Dörde böldüm demiş..